20 Haz 2012

Kapitalizm Marx’ı keşfederse

Chemnitz, Almanya’nın doğusunda, Çek sınırına yakın 240 bin nüfuslu bir şehir. Adını, şehrin ortasından geçen, Slavca adı Kamjenica olan aynı isimli nehirden alıyor. Doğunun doğusundaki bu şehir, ilginç bir haberle Almanya gündemine girmeyi başardı. Bu habere geçmeden önce Almanya’da yaşayan insanların da yolunun kolay kolay düşmediği bu şehrin tarihine bakalım.
Muhtemelen 1170 yılında Kayzer Friedrich Barbarossa tarafından kurulan yerleşim yeri, Ortaçağ’da da bir ekonomi merkeziydi. 18. yüzyılın sonunda ise önce büyük ekonomi gücüne sahip bir endüstri merkezi haline gelir, daha sonra da Almanya’nın en önemli endüstri şehirlerinden biri olur. Öyle ki, o dönemler “Saksonya’nın Manchester’i”
deniyormuş. Hatta 19. yüzyıldan 20. yüzyıla geçiş döneminde Almanya’nın en zengin şehriymiş. Dolayısıyla 1800’lü ve 1900’lü yıllarda Alman endüstriyel kapitalizminin temel merkezlerinden biri de, bugün adı pek de anılmayan Chemnitz imiş.
Chemnitz’in bir dönem adı farklıymış, eski adına 1990 yılında yapılan halk oylamasında yüzde 76 oyla kavuşmuş. Ondan önce, 1953 yılından itibaren DDR hükümetinin kararı ile adı Karl-Marx-Şehri idi. Marx oralı değildi, ancak sanırım şehrin yukarıda sayılan özellikleri, DDR yönetiminin bu kararında etkili olmuştur. Hala Marx’ın ünlü anıtına mekan olduğu gibi, şehirdeki Faşizm Mağdurları Parkı’nda da Marx ile Engels’in heykelleri bulunuyor.
Şimdi gelelim haberimize: Chemnitz’deki Sparkasse Bankası, müşterilerine kredi kartlarının üzerindeki motifi, bölgede görülecek 9 yer arasında seçme olanağını sunuyor. Hatta bu motifler arasında çekilişli oylama yapılmış. Banka müşterileri, kredi kartlarında görmek istedikleri motif için oy kullanmış. Hangi motif kazandı dersiniz? Marx’ın anıtı!
Tabii bilemem, bu sonucu nasıl değerlendirmeli. Oylamaya katılanlar Marksist olduklarını mı beyan etmek istedi? Kapitalizmin mevcut durumda yaşadığı yapısal kriz karşısında bir mesaj mı vermek istediler? Yoksa amaçları kendilerince espri yapmak mıydı? Düşünün ki alışveriş mağazasında kasiyerin “Ödemeyi nasıl yapmak istersiniz?” sorusuna “Tabii ki Marxlı kredi kartım ile” yanıtı veriliyor... Marx, bir gün finans kapitalin en temel simgelerinden olan kredi kartını süsleyeceğini bilseydi...
Hazır kapitalizmden söz etmişken; Almanya Anayasa Mahkemesi, dün açıkladığı karar ile hükümetin Avrupa Kurtarma Fonu ile ilgili meclisi bilgilendirmek zorunda olduğunu beyan etti. Konuyla ilgili dava açan Birlik 90/Yeşiller Meclis Grubu’na hak veren Mahkeme, hükümetin meclisi karar alma sürecine dahil etmesi gerektiğine karar verdi ve şöyle dedi: “Hükümetin hızlı ve etkili hareket etmek zorunda olduğu doğru. Demokratik sistemin birçok unsuru ilk bakışta bu açıdan engelleyici. Ancak uzun vadede bu unsurlar, yurttaşlar tarafından gerçekten de sahiplenilen verimli, istikrarlı ve dengeli bir kamunun zeminini oluşturuyor. Demokrasinin bedeli var. Onda tasarruf etmek ise çok pahalıya mal olabilir.”
Anayasa Mahkemesi’nin bu kararın, hükümetin şimdiye kadar Euro krizi kapsamında almış olduğu kararlar üzerinde etkisi yok. Merkel şahsında somutlaşan başına buyrukluk üzerinde de etkisinin olacağı kuşkulu. Zira Merkel şu sıralar, adına ‘gazete’ denen Bild’in yardımı ile Almanları, bütün dünyanın paraları peşinde olduğuna inandırmanın derdinde. Ona göre Avrupa, Almanların hakkında karar verebileceği bir şey. Temel ölçü, Almanın çıkarı. Dün Jakob Augstein haftalık makalesinde Merkel & Bild ikilisi için şöyle dedi: “Onlar, sanki bir Avrupa yolu ile bir Alman yolu arasında seçim yapabilirmişiz gibi davranıyor. Ama Alman yolu diye bir şey yok.” Merkel’in tehlikeli oynadığını yazan Augstein, “Avrupa Weimar’dır. Ve Almanlar sırtlarını Weimar’a döndüğünde demokrasinin sonu geldi” uyarısında bulundu. Ona göre tam kriz zamanında AB’yi pek de takmayan, önemsemeyen bir başbakanın olması büyük şanssızlık.
Oysa mesele AB’nin varlığını kurumsal olarak kurtarmak değil. Kriz zamanlarında savunulması gereken değerlerin başında, demokrasi, özgürlükler ve insan hakları gelmeli.


http://www.yeniozgurpolitika.com/index.php?rupel=nivis&id=1940

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder